Temel dere kenarında elinde baltası ağaç budamaya gidiyormuş.Baharın etkisiyle midir, nedir elinden baltasını dereye düşürmüş.
"Ah, eyvah şimdi ben ne yapacağım"
derken, Tanrı görünmüş aniden.
" Ne oldu ne var, neden sızlanıyorsun." diye sormuş adama. Temel de:
" Aman tanrım, ben şimdi ne yapacağım, baltamı dereye düşürdüm, yeni bir balta alacak param da yok, ağaçları nasıl budayacağım?."
Tanrı :
" Dur bakalım." diyerek dereye gitmiş. Elinde bir altın balta ile dönmüş."
Söyle bakalım senin baltan bu mu ?."
Temel:
" Hayır tanrım " demiş. Tanrı yine dereye. Elinde gümüş bir balta ile dönmüş.
Sormuş: " Senin baltan bu mu ?"
Temel : "Hayır Tanrım " demiş. Tanrı yine dereye gitmiş. Elinde eski bir demir balta ile dönmüş.
Sormuş: " Senin baltan bu mu ?"
Temel sevinçle: "Evet Tanrım" demiş.
Tanrı: " Oğlum sen çok dürüst bir insansın, bu baltaların her üçünü de sana veriyorum, güle güle kullan " demiş.
Temel mutlu, tanrı mutlu ayrılmışlar.
Aradan bir süre geçmiş. Temel dere kıyısında karısı fadime ile birlikte yürüyorlarmış. Birden nasıl olduysa olmuş, kadın dereye düşmüş, gözden kaybolmuş. Temel feryat, figan. O sırada Tanrı gelmiş. Sormuş ne olduğunu Temele Temel: " Ah Tanrım, kırk yıllık karim, can yoldaşım derede kayboldu. Ben onsuz ne yapacağım şimdi." demiş.
Tanrı dereye gitmiş. Yanında Jeniffer Lopez ile dönmüş." Senin karın bu mu ?" demiş.
Temel atılmış. " Evet, evet...." Tanrının kaşları çatılmış.
" Sen bana yalan söyledin. Bu senin karın değil..."
Temel boynunu bükmüş:
" Haklısın Tanrım. Ancak, ben fakir bir adamım. Değil desem, sen bu sefer Demet Şener' i getireceksin. Ve sonunda üçünü de bana hediye edeceksin. Ben bu fakir halimle üçüne birden nasıl bakarım."_______________________________ |
|